3 Nisan 2012 Salı

Para kazanmaya çalışırken dolandırılmayın

           Günümüzde internet artık ciddi bir gelir kapısı olmuş durumda. Ancak paranın dolaştığı her yerde olduğu gibi burada da yankesiciler cirit atıyor. İNTERNETTEN PARA KAZANMAYA ÇALIŞIRKEN KARŞINIZA ÇIKABİLECEK TÜM DOLANDIRICILIK  HİLELERİ bu yazıda.

       Bu kriz döneminde işsiz ya da çalıştığı işin geliriyle geçim sıkıntısı yaşayanlardan olabilirsiniz. Ya da bilgisayar sektörüyle içli dışlı bir esnaf olarak yıllardır geliştirdiğiniz donanım bazlı çözümler, dev elektronik marketlerin satış sonrası sunduğu destek nedeniyle, artık mahalle sakinleri arasında çok rağbet görmüyordur. Dolayısıyla siz de uzun zamandır kulağınıza gelen “internet işinde çok para var” söylentilerine kulak kabartır oldunuz ve hatta çoktan harekete geçtiniz bile. Elinizdeki fazla anakartları, RAM’leri, eski dizüstüleri ya da diğer OEM parçaları “sahibinden.com” gibi sitelerde satışa çıkartıp birkaç ufak iş bile yaptınız.





Ava giden avlanır. Tamamen ücretsiz bir teknoloji olan internetten para kazanmanız  için birileri sizden para istiyorsa bu işte bir tuhaflık var demektir.

         Artık internette daha büyük işlere girişmek için sizi korkutacak pek bir şey görünmüyor. Hele ki bu kitapçığı okuduktan sonra… Peki ama internet gelir konusunda gerçekten bu kadar güvenilir bir kazanç kaynağı mı?

        Sıradan olmayan bir örnek vererek işe başlayalım. Örneğimiz biraz sıra dışı olsun ki, internet üzerinden tabiri caizse haksız kazanç elde etmenin püf noktalarını sergilemede başarılı olsun. Malumunuzdur ülkemizde, ek bir kazanç söz konusu olduğunda çalışanından, beyaz yakalısına, esnafından cebinde biraz parayla boşta gezenine tüm ahalinin ilk aklına gelen iş ikinci el oto ticaretidir. Hele ki çevrenizde bu işlerden anlayan, biraz da samimi olduğunuz bir “usta” varsa bu iş kesinlikle yapılabilir görünür. Yanı başınızda yangın yerine dönmüş komşu Yunanistan, düşen banka faizleri ve ÖTV’ler sayesinde fabrika-banka koordinasyonuyla piyasaya oluk oluk akıtılan 0 km araçların bitirdiği ikinci el araba piyasası sizi yıldıramaz. Ancak her ne kadar internet kurdu olsanız da, talep çok fazla olduğu için, satışta kar getirecek araçların galeri gibi tecrübeli diğer piyasa oyuncuları tarafından siz daha telefon açmadan satın alındığını fark etmeniz çok sürmeyecektir. Dolayısıyla hayal ettiğiniz kar payı, düşündüğünüz rakamlardan uzaklaştıkça daha çok kar edebileceğiniz kamu ihalelerine yönelmeniz işten bile değil. İşte tam da bu noktada, yukarıda bahsettiğimiz çeşitli sıkıntılar ortaya çıkıyor. Google ile yapacağınız taramalarda, tüm devlet araç ihalelerini görüntüleyip takip edebileceğiniz pek çok internet sitesi karşınıza çıkıyor. Bu siteleri ziyaret ettiğinizde çok cazip rakamlar sizi derhal büyüleyecek ve satıştaki araçlara ilişkin sınırlı bilgilerin devamını görmek için can atmaya başlayacaksınız. Ne var ki site yöneticileri bu noktada devreye girerek, “adult” sitelerin para kazanma mantığından hatırlayabileceğimiz, sorgulanan bilginin gösterimi için para ödemesi talep etme yöntemiyle çalışıyor. Tabii ki talep edilen ücret tamamen yasal. Üstelik portal’ların sunduğu fazladan hizmetlerin de ücretlendirilmesi gayet normal. Ne var ki tüm bunlara karşın normal olmayan bir durum var; o da şu: Sizden ücret talep ederek size ihale bilgileri sunan siteler zaten bu verileri internetten ücretsiz ediniyor. Dolayısıyla siz ücretsiz edinebileceğiniz bilgilere ya yeterince araştırmadığınızdan ya da laf aramızda biraz üşengeçliğinizden gereksiz para harcamış oluyorsunuz.


Her bilgiye siz de ulaşabilirsiniz             Örneğimize sadık kalacak olursak, kredi kartı, çek-senet borçları nedeniyle Güneşli otoparkında neredeyse üst üste yığılı olan hacizli araçları İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın web sitesinden (www.ivdb.gov.tr) ihale ilanlarına tıklayarak kolaylıkla listeleyebilirsiniz. Zaten artık devlet kurumlarımız e-devlet anlayışını takip ettiklerinden, internet portal’ı yönetiminde oldukça tecrübe kazandı. Açılan sayfadaki araç tanıtımlarına tıkladığınızda, aracın sahibinden.com sitesinde “İstanbul Vergi Dairesi Bşk.” kullanıcı adıyla satışta olduğunu biraz da şaşırarak öğrenebilirsiniz. Kişisel tavsiyemiz bu kullanıcıya PM’den mesaj atarak “Abi biniciyim şu paraya olur mu?” şeklinde bir soru yöneltmemeniz.

          Yukarıda verdiğimiz örnekte her şey yasal ve ahlaki açıdan uygun olsa da, nasıl gereksiz bir para harcamasıyla sonuçlandığını yeterince göstermiş olduk. Eğer internette yapacağınız işlerden para kazanmada gerçekten ısrarcıysanız, internetin ücretsiz bir ortam olduğunu ve reklam dışında hemen hiçbir şeye para harcamak zorunda olmadığınızı mutlaka prensip edinin. Aksi takdirde Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak mümkün.


Dolandırıcılık
Dolandırıcılığın önünü almak zor. Bazen tamamen yasal olan bir prosedür bile
sonuçta cebinizden haksız kazanç almış olabiliyor.


          Pratikte internetten para kazandırmayı vaat eden siteler, yukarıdaki gibi istisnai durumların dışında genellikle dolandırıcılık amaçlı kurulmuş oluyor. Dergimizin hemen her sayısında, internetteki dolandırıcılık vakalarına ilişkin dünyadan çok çarpıcı örneklere sıklıkla yer veriyoruz. İnternetten para kazanmak niyetindeyseniz ya da kredi kartınızla alış veriş yapıyorsanız, her ay yayınladığımız “Güvenlik Raporu” sayfasına mutlaka göz atmanızda yarar var.

       Ölçümlerin başlamasından bu yana, internet sayfaları üzerinden para kazanmanın ana  ilkesi “ne kadar tıklanabildiği” oldu. Dolayısıyla eğer internetten para kazanacaksanız bunun temelindeki ilkenin tıklama olduğunu asla unutmayın. Tıklama dışındaki hemen her para kazanma biçiminin altında bir dolandırıcılık yatması mümkün. Aslına bakarsanız internet üzerinden para kazandırma vaatleri, internet dolandırıcılığı Top 10 listesinde ilk beş sırada yer alıyor. Bunun en geçerli yöntemi ise çek yöntemi. Dolandırıcılar bir malın satışı karşılığında büyük komisyon oranları teklif ediyor. Bu illa satış olmak zorunda değil, kimi zaman iş de sipariş edilebiliyor. Kurbana iş ya da satış karşılığı geçersiz bir çek gönderiliyor ve kendi komisyon payını düşerek geri kalanı nakit olarak göndermesi, daha sonra da çeki zamanı geldiği vakit bankadan çekmesi isteniyor. Dolandırıcı, çekin karşılıksız olduğu öğrenildiğinde çoktan kayıplara karışmış oluyor.

        2001 ekonomik krizinde Nasdaq Borsası’nın ağır düşüşünde liste başını internet firmaları alıyordu. Milenyumun başında ağır darbe alan internet reklamcılığında, bu krizin de etkisiyle liderliğe Google oturdu. Google, internetin doğasına yani ücretsizliğine oynayarak bu konumunu pekiştirdi. Çünkü ortada herkes tarafından kabul edilebilir bir ölçüt vardı “tıklanabilirlik”. Bir sitenin aldığı tık sayısına bağlı olarak, reklam gelirleri o kadar artıyordu. Google’ın tıklanmada dünya lideri olması artık reklam gelirleriyle karşılanamaz bir boyuta ulaşması, kendisini otomatikman dünyanın en çok kazanan internet reklam sağlayıcısı konumuna getirdi. Dolayısıyla internette para kazanmak artık Google’sız neredeyse imkansız. En azından yayın hayatına başlayıp da, reklam geliri kazanmak isteyen her sitenin bir Google geçmişi olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz.

             
İnternet bedavadır!
           Çoğumuz için kontrast burada iyice artıyor: Doğasında tüm içeriğine erişimin ücretsiz olduğu bir teknolojiden para kazanmak! Bu biraz kafa karıştırıcı. Ancak TV yayınlarının da ücretsiz olduğunu unutmayın. Oysa başarılı TV kanallarının kazandığı reklam gelirleri, giderlerin çok üzerinde. Son beş yılda bu anlayış internet için de geçerli olmaya başladı. Ne var ki reklam dışında internette verilen hizmetlere ücret ödememek hala prensip. Dolayısıyla inatçı bir çabayla, internette reklam dışında sunulan hemen  her hizmetin ücretsiz bir karşılığını bulmanız mümkün. Eğer amacınız internetten para kazanmaksa, zaten ücretsiz olan bir mecrada para harcamak yanlış olacaktır.

 

     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder